EMDR ile ACI
ANILARI SİLMEK
Göz Hareketleri ile
Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme (EMDR)
İnsanların çoğu
güncel yaşadığı sorunlarla ilgili terapi desteği almak ister. Çocukken ailem
benimle ilgilenmedi diyerek terapiye kimse başvurmaz. Şimdiki zamanda şu sorunu
yaşıyorum diyerek gelirler. Çoğu insan kötü yaşantıların olduğu bir çocukluk
geçirmesine rağmen bugünkü sorunların geçmişte yaşadıkları ile ilgisiz olduğuna
inanmak ister. Geçmiş sadece bir öğrenme deneyimi olarak görülür. Genel olarak
düşünülen geçmişte bir şeyler oldu ben belli bir şekilde hissetmeyi ve
davranmayı öğrendim. Ama bu yıllar önceydi. Şimdi onlarla mücadele etmeyi
biliyorum artık daha olgunum o halde bu anılar neden peşimi bırakmıyor? Bir
Travma yaşandığında kişi bu anıyı o günkü duygusal kapasitesi ile kaydeder.
Fizyolojik olarak depolanmış yaşantı olayın gerçekleştiği zaman dilimindeki
duygu ve beden duyumu ile işlenmemiş bir şekilde kaydedilir. Bu anılar
işlenmediği diğer anılar gibi hazmedilmediği için o anıyı tetikleyici bir durum
ile karşılaşıldığında olumsuz duygu ve düşünceler üremeye devam eder. Burada
genetik yapının da önemini vurgulamak gerekir. Genetik bir yük nedeniyle
beynimizin işlev görme şekli bizi farklı olayların etkilerine karşı daha az
veya daha çok duyarlı yapabilir. Bu nedenle aynı travmayı yaşan bir kişi travma
sonrası stres bozukluğu geliştirirken diğeri geliştirmeyebilir. Çocukluğun
büyük bir önem taşımasının yanında her şeyin kaynağını çocukluk anıları olarak
görmek de yanlış olduğunu belirtmek gerekir. Araştırmalar eski olayların
sonradan yaşanan olaylar karşısında kişiyi korunmasız hale getirebildiğini
göstermekle birlikte, bazen yeni bir durum örneğin yetişkin bir yaşta yaşanan
bir savaş insanın yaşam dengesini bozup TSSB geliştirebilmesine neden
olabilmektedir.
EMDR hangi
rahatsızlıkların tedavisinde kullanılabir ?
Göz Hareketleri ile Duyarsızlaştırma ve Yeniden işleme
(EMDR), kaza, savaş stresi, taciz, doğal afetler veya çocukluk döneminde
yaşanan üzücü olaylar gibi rahatsız edici yasam deneyimlerinin neden olduğu
duygusal sorunların yanı sıra, fobi, performans kaygısı, panik bozukluk, beden
algısının bozukluğu, çocuklarda travma belirtileri, yas, kronik ağrı ve başka
sorunların tedavisinde kullanılan psikolojik bir yöntemdir. EMDR, psikodinamik,
bilişsel, davranışsal ve danışan merkezli yaklaşımlar gibi çok iyi bilinen
farklı yaklaşımların öğelerini bir araya getirmektedir (Shapiro.2001).
EMDR terapisinin sonunda ne olur?
EMDR’de danışanın yaşama daha iyi uyum sağlamasını, olumlu
başa çıkma yöntemleri geliştirmesini, kendisi ve dış dünya hakkında daha olumlu
başa çıkma yöntemleri geliştirebilmesini, daha sağlıklı sosyal ilişkiler
kurabilmesini sağlamaktadır. Terapi sonucunda davranış değişikliklerine neden
olur. Yoğun sıkıntı ile başlayan danışanların çoğu ilk seanstan itibaren
sıkıntılarının azalmaya başladığını, kendilerine rahatsızlık veren görüntülerin
silinmeye başladığını, beden duyumlarının rahatladığını ve olumsuz
duygulanımların azalmaya başladığını belirtirler. Sıkıntı yaratan durum eskisi
kadar rahatsızlık vermemeye başlar. Kişi için travmatik yaşantının anlamı
değişmeye başlar. EMDR ile hızlı ve şaşırtıcı bir değişim yaşanır. Travma
sonrası stres bozukluğu disosiyatif bozukluklar ile benzerliği bir anksiyete bozukluğu
değil bir disosiyatif bozukluk olduğu günümüzde tartışılmaktadır. Travma
çalışmak disosiyasyon savunma mekanizması nedeniyle zordur. Travmatik anının hatırlanması yoğun
sıkıntı verir bu nedenle travmatik anının hatırlanmasından kaçınılır ve üstü
örtülür. İfade bulamayan bu rahatsızlık veren yaşantılar kişiye olumsuz
duygular, beden duyumları, olumsuz inançlar yaşatır.
EMDR kim tarafından nasıl bulunmuştur?
EMDR, patolojinin, uygun olmayan bir şekilde yerleşmiş
algılamalardan ortaya çıktığını varsayan bilgi isleme modeline dayanan, sekiz
aşamalı bir yaklaşımdır. EMDR tedavisi, rahatsız edici olaylara ulaşılmasını,
islemesini hızlandırmak ve öğrenme sürecini iyileştirmek için hafızanın algısal
ögelerine (duygusal, bilişsel ve bedensel) odaklanmaktadır (Shapiro, Maxfield.
2002). Francine Shapiro, 1987 yılında tesadüfen kendisini rahatsız eden ve üzen
bazı düşüncelerinin birdenbire yok olduğunu fark etmiş, o rahatsız edici
düşüncelerini yeniden aklına getirdiğinde de bu düşüncelerin kendisini önceki kadar
üzmediğini görmüştür. Bunun nasıl gerçekleştiğini anlamaya odaklanıp, rahatsız
edici düşünceleri aklına getirdiğinde, gözlerinin kendiliğinden ve hızlı bir
şekilde, yukarı ve aşağı doğru verev olarak hareket etmeye başladığını fark
etmiştir. Düşünceler yeniden yok olmuştur ve o düşüncelerin olumsuz yükleri de
azalmıştır. Bu noktada farklı rahatsız edici düşünce ve anılar üzerine
yoğunlaşırken göz hareketleri yapmaya başlayan Shapiro, bu düşüncelerin de yok
olduğunu ve ağırlıklarını kaybettiklerini görmüştür. Sonraki altı ay boyunca
70’ın üzerinde kişiyle yaptığı çalışmalarla, standart bir işlem geliştirerek
bunu Göz Hareketleri ile Duyarsızlaştırma (EMD) olarak adlandırmıştır. 1990’da
36 klinisyene 2 günlük bir eğitim vermiştir. Bu eğitimi alan kliniksellerden
gelen yüzlerce vaka raporunun değerlendirilmesi sonrasında, rahatsız edici
anıların uyumsal biçimde islenmesi için, anıların ve kişisel yüklemelerin es
zamanlı biçimde duyarsızlaştırılmasının ve bilişsel yeniden yapılandırılmasının
önemini fark etmiştir. Bu noktada yöntemini Göz Hareketleri ile
Duyarsızlaştırma ve Yeniden işleme (EMDR) biçiminde yeniden adlandırmıştır
(Shapiro, 1995). Böylece EMDR özgün bir terapotik yöntem ve temel psikolojik
yaklaşımların önemli unsurlarını içeren bütünleşmiş bir sağaltım yaklaşımı
olarak karsımıza çıkmıştır.
EMDR kimler tarafından uygulabilir?
EMDR günümüzde travmalar haricinde anksiyete bozuklukları,
fobiler, depresyon, OKB, psikosomatik rahatsızlıklar gibi farklı birçok
psikolojik rahatsızlığın tedavisinde kullanılmaktadır. EMDR’ nin etkinliği
üzerine farklı rahatsızlıklarda olmak üzere birçok araştırma yapılmış ve
yapılmaya devam etmektedir. EMDR etkinliği kanıtlanmış kanıta dayalı bir
psikoterapi yaklaşımıdır. EMDR alanında eğitim alan psikoterapistler tarafından
uygulanır.
Uzm. Psikolog Reyhan Nuray Duman
Bütüncül Psikoloji